-
1 iplik
нить (ж) пря́жа (ж)* * *озвонч. -ği1) ни́тка, нить; пря́жаiplik bükme — пряде́ние
iplik çekmek — а) выдёргивать ни́тки из мате́рии; б) сучи́ть ни́тки, прясть пря́жу
iplik fabrikası — ни́точная фа́брика, пряди́льная фа́брика
bükülmüş iplik — кручёная / сучёная ни́тка; пря́жа
çiteme ipliği — што́пка, што́пальные ни́тки
makara ipliği — кату́шечные ни́тки
pamuklu iplik, pamuk ipliği — бума́жные ни́тки, хлопчатобума́жная пря́жа
yün ipliği fabrikası — шерстепряди́льная фа́брика
2) бот. волокно́••
См. также в других словарях:
bükme — is. 1) Bükmek işi 2) Bükülmüş kaytan veya iplik 3) sp. Vücudun bir bölümünü yanındaki bölüm üzerine kıvırma, germe karşıtı Birleşik Sözler gıcırı bükme … Çağatay Osmanlı Sözlük
çıkrık — is., ğı 1) Kuyudan kovayı çekmeye yarayan ve el ile çevrilen araç 2) İplik bükme, iplik sarma vb. işlerde kullanılan, el veya ayakla çevrilen dolap 3) fiz. Ağır bir şeyi çekecek ipin sarılmasına yarayan ve bir eksen üzerinde uzunca bir kolla… … Çağatay Osmanlı Sözlük
bükülmek — nsz 1) Bükme işine konu olmak, katlanmak Yerde kenarı bükülmüş bir seccade vardı. F. R. Atay 2) İplik eğrilmek 3) Eğilmek 4) Yönelmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
büküm — is. 1) Bükme işi 2) Bir şeyin bükülmüş yeri, kat, kıvrım Cebine koyarken kâğıt yere düştü, bükümü açıldı. B. Felek 3) Bir kerede eğrilmiş iplik, yün miktarı … Çağatay Osmanlı Sözlük